4 Haziran 2012

Gülümse Mutluluk, Çekiyorum..



Bir fotograf çekiliyorsunuz ya, biri size “resminizi çekiyorum” dedi. O an, bir gülümseme ihtiyacı olunur. Zira herkescikler bir resim karesinde, gülümsemek ister ya, ondan yüzüne bir gülümseme kondurursun hemen. Bir zaman sonra, o kareye baktığında ya gülümsersin gerçekten yahut bu sefer gülümsemek yapmacık gelir. Somurtursun en doğal halinle.

Bana dediler ki, çek bakalım mutluluğun resmini. Bende dedim ki, “mutluluk çekeceğim resmini.” Mutluluk baktı bana, gülümsedi öylesine..

Şimdi bakıyorum o resme, mutluluk beni mutlu etmiyor nedense.. Mutluluğa bakıyorum, bakalım beğenecek mi resmini.. mutluluk ya .. mutlu oldu. O an inandım mutluluğun mutluluğuna. En doğal haliyle, öylece bakıyordu kendine. Belki o an, o resmin karesine sığmayacağını düşündüğü için üzüldü. “ben hiç sığar mıyım o küçük kareye..” diye düşmüştü aklına. Belki gücendi de bana.

Haklıydı.. Şu dünyada tek bir kare resimde saklı değildi mutluluk. Belki küçük bir papatyaydı da, tek bir kare resimde olamazdı. Bir çocuğun bakışında saklıydı da belki, gülümse dediğin o resimde değildi.

Mutluluk saklıydı belki bir resimde ama bir tek o resimden ibaret olmamalıydı.

Mutluluğun resmini çizmek ise bambaşka bir mevzu.. o resmi çizmen için mutlu olmak şartı lazımdır. Zira sana mutluluk yardım etmez, sadece bakar sana uzaktan. Tıpkı ünlü bir ressamı izler gibi, merakla.. kendini görmenin tuhaf heyecanı sarar içini.. başkasında nasıl göründüğü merak eder mutlulukta, herkes gibi..

O sebeple, resim çekilmeyi değil de, merakla, çizilecek yeni yeni resimlerini sever mutluluk..

Benim mutluluk resmim, bu blogda saklı. Görebilenlere sevgiler... Bir cevaptır bir mime.

Mutluluklar.. (:

10 yorum:

  1. cok güzel yazmıssın harika!mutluluğun resmi tek bır resımde değıl,resim çekilmeyi değil de, merakla, çizilecek yeni yeni resimlerini sever mutluluk.. demıssın cok guzel demıssın:)

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel ve anlamlı olmuş ellerine sağlık ;)

    YanıtlaSil
  3. Nokta atışlı ve derin olmuş. Zaten dünyada sevmek ve sevmenin getirisi olan ne varsa (mutluluk), adı ve duruşu farklı olan , koca bir bütün. Biz sadece küçük parçalarını görebiliyoruz yer yer ve o küçüklerde kıymetli be sayın Hayalperest, bazen o tek kare dediğin bir insan yavrusu resmi, bazen gecede ay resmi , belki de o büyük resmi anlatabiliyor insana. En azından bence :) Kavramın içini biz dolduruyoruz, mutluluk da öğrenilmiştir en az elem-keder-hüzün gibi. Bize de o büyük resmi öğretmediklerine göre, biz şu küçük karelerle yakalayacağız o büyük resmi,sanırım.

    Saygıyla,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben kıymetsiz demedim ki. Sadece hayattaki mutlulukların o küçük kareden ibaret olmamalı lazım diyorum. Özellikle başkalarının resimlerine bağlı kalmamalı insanın mutluluğu, işte sebeple kendi resmini çizmeli.
      Aslında o dediğiniz büyük resim, kimine göre belki küçük bir resimdir, bilemeyiz ki. Mutluluk bu.. sana bana göre farklıdır.. değişkendir.

      Sil
    2. İfade gereği "" be sayın Hayalperest" dedim :D Yanlış şekilde ifade ettim sanırım . Büyük resim kişisel değil, insanlık namına yani. Elbette, herkesin tablosu kendine göredir, o farklı , kendi içinde Tanrı olmak gibi. İşte, öğretilmeyen yapılmıyor nedense, herkes aslında önce kendinin bir resim olduğuna ve insanlık resminin belki minik belki dev parçası olduğuna akıl yormalı , sonra eller zaten en güzel kareleri çizer, resmeder.

      Göreceli, en az görmek kadar.

      Sil
    3. Hayalperest denmesi hoşuma gider, "be" de samimiyeti gösterir. :)
      Önce kendinin bir resim olduğuna inanmalı.. çok doğru. İnsan içindekini yansıtır çünkü karşındakine.

      Sil
    4. " Be " yazı anında çıktı, evet,yersiz oldu,farkettim :)

      Sil
    5. Yerine uymuş gibi görünüyor burdan bakınca. :D Sorun yok.

      Sil