Düğüne gidip hiç eğlenmeden dönmek
diye, acı bir gerçek var, şu hayatta. Bende her seferinde o acı
gerçeği yaşayan biriyimdir.
Ammavelakin yine de giderim.
Peki neden?
Tabiki de, anne baskısı yüzünden.
Kadın, sosyal bir canavar, günümüz tabiriyle. Tüm uzak yakın
akrabalar ve eski yeni tüm komşuların her türlü davetine gider.
Gidemediği çok azdır. Tüm akrabaları tanır. Bense her seferinde
yeni bir akraba tanırım. Tabi bir de akrabadır, gitmek lazımdır diye de gittiğim oluyor. Babamda vefat edince kendimi gitme konusunda daha bir zorunlu gibi hisseder oldum. Niyeyse. Annemi tek başına görenler, kızlarını soruyor. O da baskısını gün geçtikçe arttırıyor. Kaçamıyorsun arkadaş.
Dün akşamda yine düğüne gittim. Dayımın oğlunun düğünü idi. Merakla beklenen mutlu
son. Zira kendisi anane tarafından ilk torun oluyormuş. Bu sebeple
tüm büyükler onun mürvetini görmek istermiş. Ama ne kendi
annesi, ne de ananem göremedi. 42 yaşında gönlünün sultanını
bulmak onun suçu olmasa gerek. Kader.
Düğün yeri oldukça küçük kaldı.
Ne çok tanıdıkları varmış. E insan yıllarca esnaf olunca
tanıdığı da çok oluyor. Bizde erken gitmeseymişiz, ayakta
kalabilirdik. Ama oturduğum yerden görmem için, sırtıma iki göz
açtırmam gerekliydi. O da mümkün olmayınca, ben döndüm
mecburen. Hem de saatlerce öyle kaldım. Dönüş yolunda sırtımın
ağrısını fena hissettim. Ama şükür ki, yattığımda ağrı
yoktu. Kalktığım da da.
Öylece oturup oynayanları seyretmek
çok zevkliydi. Dememi beklemeyin. Zaten bir saat takı töreni
sürdü. Ben o sürede hepten koptum. Çantamın sapıyla bile
oynadım. Gidene kadar yüz kere saatime bakmışımdır. Takı takma
süreci içinde, davetlilere ikram yapıldı. Millet yedi ve gitti
hatta. Ama gidenlerden fazla yeni gelenler oldu.
Gelin ve damat kurtlarını döktüler.
Bol bol oynadılar. Biz 22.30 civarı çıktık. Ama damat dağılmıştı
bile. Düşünün. Ki dediğim gibi düğün daha yeni başlamış
sayılırdı. Ama biz dönmeliydik. İş vardı, okul vardı.
Kandıra'dan İzmit'e dönmek zaten bir saat. Oldu mu saat 23.30. Yatana kadar 12. Bir çocuk için hiç uygun değil. Buradaki çocuk
ben değilim. Yeğenlerim. Ama aynı şey benim içinde geçerli
tabi. Uyku önemli. Neyseki içimdeki otomatik saat teklemiyor. Sabah
yine aynı saatte gözleri açtım. Kendimi tekrar uykuya vermeye
niyetliyken saate bakmak aklıma geldi. Kalkma zamanı gelmişti. Ne
hoş, ne güzel bir şey değil mi? Çok şükür. Bir de bunu
haftasonu geç kalkmaya ayarlayabilsem süper olur. (Doyumsuz insan
kişisinin gereksiz lakırdıları, kulak asmayın. :D )
Mayıs ayında da baba tarafından
akrabaların düğünü var. Ona da gideyim, diyorum. (şaka
yapmıyor, ciddi.)
Bende dün aksam bir dügündeydim. Bende yazayim bir dügün havasi
YanıtlaSil:)
SilTabi.
Düğünler birer ikişer çoğalıyor artık. Sezon açıldı. :)
Anne ve baba tarafından da kalabalık bir aileye sahibim. Ama bu güne kadar sadece iki aile düğünü gerçekleşti. Birisi dayımın birisi de baba tarafından en büyük kuzenimin düğünü.
YanıtlaSilİki düğünde de çok eğlenmiştim. Hatta kuzenimin düğününde hastalanıp, ateşlenmeme rağmen oynamaktan vazgeçmedim. :)
Yazdıklarıma baktım da resmen içimi dökmüşüm. Biraz daha bir şeyler yazmadan ben gideyim en iyisi. :)
İyi günler.
Şanslısınız o halde. :)
SilBen oynamayı pek sevmem de. Oynadığım tek abimin düğünü idi. O da zorla tabi. Çok ısrar ettiler, oynamak zorunda kaldım. Ki yaptığım şey aslında oynamak değildi. :D Ama millet pistte görsün, hesabı.
:) İyi olmuş, laf lafı açıyor işte.
İyi günler.
Düğün sevmem ama oynamaya bayılırım, bu sayede vakit de geçiyor:-)
YanıtlaSil:) :) Anladım.
SilO zaman nikah tercih etmeyenlerden olabilirsiniz. Bende düğünden ziyade nikahı daha bi severim. Zira orada oyna diyen olmaz. :)
Duğün sevmem dedim ya, kendim düğün yapmadım tabii ki:-) Onun yerine Çırağsn Otel'de yer ayırttıydık kendimize, boğaza karşı:-)
SilOoo... süper olmuş. :) :)
Silhah haaaa çok sevdim ya. çantanla oynamak filan senin şu sabah erken kalkman filan. pazar günü en erken öğlen onikide uyanıyom yaa :)
YanıtlaSilBir ara çantanın sapı düğüm oldu sandım. :D
SilO derece karışık işler yapıyordum onunla.
Ohh.. ohh.. ne güzel he.. Benim en geç 10 oluyor. O da çok sık değil, bazen. zaten yatmaktan başıma ağrı giriyor bir zaman sonra. :) :)
Düğün eğlencelidir, hele ciddi ciddi piste kadar gidip orada anında ceketini beline bağlayan, kravatını başına geçiren göbek atan adamları seyretmek...
YanıtlaSil:-)
SilGözümde canlandı da şöyle bir, komik olur cidden. Ama ben pek rastgelmedim. :)
O yüzden eğlenceli gelmiyor. Hele konuşacak kimse yoksa daha beter.
Ayy inanmıyorummm bu kadar mı çok sıkılıyorsun gerçekten :D
YanıtlaSilbu arada mimledim seni cevaplamadıysan yaparsan sevinirim tatlıcımmm
belki eğlendirir senii hehehe :)
Maalesef.. :)
SilTamam, müsait olduğumda yapmaya çalışırım. Şarkı mimi galiba. Onun için cidden evde ve müsait olmam gerekiyor. :) :)
yaa ama cidden üzüldüm bak bu durumuna :/
Silaşmak lazım ama bunu benden söylemesi. senelerce ben de öyle takıldım ama şimdi eğlenince anlıyorum nasıl hata yaptığımı :)
yok canımmm o kadar uğraşma ben 5 dkk da yaptım. şarkıları dinlemedim bile :)
next next next yaptım sürekli ehehee :)
Ben alıştım, sorun yok yani. :)
Silİleride eğlendiğim bir düğün elbet olur. Kendi düğünde olabilir hatta bu. :D
İşyerinde müzik yok, evde pc açmam lazım ondan dedim. :)
aaa kendi düğünün olursa eğlenceden çookk heyecan ve stres olur benden demesi :)
Sil:) :) Hımm. o da doğru. Ama yine de eğlenirim gibime geliyor. Bilemiyorum..
Silhehehe hele bi o zaman gelsin de eğleniriz canım hepp birlikte sıkıntı yok
Silben çoştururum seni de
hahaha :))
İyi fikir. :) :)
SilDüğünleri birde sesi kısık izleyin. Ben çok gülüyorum izlerken. Bu arada düğünleri sevmiyorum.
YanıtlaSilHımm.. denemek lazım.
Sil:-)