Küçük kız, camdan dışarıyı seyrediyordu. Yan dairede oturan, arkadaşı Ebrar, abisiyle su savaşı yapıyordu. Susamıştı. Ama içmiyordu. Eğer içerse çişi gelirdi. O zaman yine ellerini yıkamak zorunda kalırdı.
Birden, camdan dışarı bakmaktan vazgeçip, gözlerinin içi parlayarak mutfağa koştu. Eline boşalmış sürahiyi alıp, sessizce evden çıkıp, yan komşunun kapısını çaldı.
Kapıyı Ebrar'ın annesi açtı. Eslem, gülümsedi ve elindeki sürahiyi uzatarak:
- Fazla suyunuz varsa bize verir misiniz Müzeyyen teyze ? !..
Kadın şaşkın bir şekilde:
- Fazla su mu?
Diyebildi.
Eslemlerin dairesinde su tesisatında sorun oluşmuş. Yapılması için para gerekli. Ama şu an Eslem'in babasında o miktarda bir para yokmuş. Babasının patronu avansını da maaş günü bir hafta sonra diye vermemiş. Yani Eslemlerin evinde birkaç gün daha sular kesik.
Eslem o yüzden susamış bir şekilde, suyla oynayan arkadaşına bakıyordu. Susuz yaşadığı birkaç günde, küçük yaşına rağmen, suyun değerini anlamıştı.
O küçük aklıyla, çişi gelmesin de, tuvalete gitmesin de, su boşa gitmesin diye, susadığı halde su içmeyen Eslem.
Komşusu su ile arabasını yıkarken, o elini yıkayacak suyu gram gram kullanmayı öğrendi.
Sonra düşündü ki, komşusunun suyu demek ki fazla.
Bir sürahi de onlara verse suyu azalmaz ki..
Değil mi..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
-
Dükkana girdiğimde, şöyle etrafa bakınıp ne alacağımı düşünüyordum. Sonra ağlama sesini duydum. Herhalde annesi istediğini almıyor çocuğun d...
-
Evet meleklerim, size yeni bir görev veriyorum. Göreviniz evdeki çöpü, evin yukarısındaki çöp kutusuna atmak. Ama unutmayın. İşe yetişmeniz...
-
Kış mevsimi benlik değil. Ben soğuğu sevmem. Miskin ruhum hepten miskinleşir. Her ne kadar karı sevsem de kar sonrası o buz tutmuş havayı s...