Hiç birinden helallik istediniz mi?
Ama gerçekten, öyle laf olsun diye değil. Eğer istediyseniz,
bilirsiniz o nasıl zordur. Utanırsın, sıkılırsın.. doğru
kelimeleri bulmaya çalışırsın.. ama ağzından sadece o
kelimeler çıkar..
“hakkını helal et..”
Çünkü gerçekten kendini suçlu hissediyorsundur..
Ben şahsen böyle yaşadım. Aslında
durum öyle hal aldı ki, suçlu ben değil, o kişi idi ama,
helallik isteyen, istemek zorunda kalan ben oldum. Çünkü hem suçlu
hem güçlü konumuna geçip, hakkımı helal etmiyorum demişti
bana.
Günler geçmiş, sonunda cesaretimi
toplayıp, helallik istemiştim. Üstümden öyle bir yük kalkmıştı
ki, hafiflik buydu işte.
Dün de bir bayan geldi. Bayan demek
onu büyük gösterir aslında, bir kız diyelim. Evrak için
geldiğini söyledi, evrağı aldı ama arkadaşının geleceğini
söyleyip beklemek için izin istedi.
Tabi dedik doğal olarak. Nihayetinde
halka açık sayılırız. Patron ve postacı vardı. Postacının
evrakları ile uğraşıyorduk.
Bir ara patron dışarı çıktı, iş
için. Postacı da işini bitirip gitti.
Sonra kız kalktı ayağa. Bana bakıp:
“ Aslında arkadaşım gelmeyecek.
Ben yalnız kalalım diye bekledim. Bir zaman önce sizden bir evrak
aldım. Resmim fotokopi idi. Siz onu kabul etmezler demiştiniz ama
ben ısrar edince kullandınız. Evrağı götürdüğüm yer cidden
kabul etmedi. Bunu size söylemediler mi dedi. Yanımda ablam vardı,
bir türlü demiştiler diyemedim. Bu sebeple sizden hakkınızı
helal etmenizi istiyorum..”
Dedi.
Güldüm.
Helal olsun dedim.
Öyle mahçup bakıyordu ki..
Samimiyeti okunuyordu gözlerinden, halinden, kelimelerinden..
O an kendimi düşündüm. Zordu cidden
birinden helallik istemek.
Ama ya sonrasında yaşanan o mutlu
son. O hafiflik.. Çok başka çok..
Özür dilemek yerine karşılıklı helalleşmek bizim kültürümüzün özü aslında. Kimse de kırılmamış oluyor.
YanıtlaSilEvet. Ama aslında, bana göre ikisi de farklı şeyler. Özürü herdaim dilersin. Ama helallik bana göre bi kere istenir.
Silama anlamadım kiiii senin durumu anlatmamışsın kısaca bile neden öle oldu diyeee.
YanıtlaSil:))))
Aslında oda iş meselesinden idi. Patron yokken esti gürledi adam, sonra ben bunları patrona anlatınca, kötü ben oldum. Neymiş aralarını açmaya çalışmışım falan. Sıyırtıktı biraz açıkcası. :)
Silyüzümde tebessümler açıyor ve ben düşünüyorum helallik almadan öte tarafa göçersem diye.vardır mutlaka üzdüğümüz duraklar:(
YanıtlaSilEvet öyle düşününce insanın içini şüpheler bağlıyor. İnşaallah yoktur ve İnşaallah varsa da almadan gitmeyelim.
Sil:)
Hic dusunmemistim bunu. Ozur dilemek gibi, ama ozur dilemekten daha baska... Hakli insan, zaten hakli olmanin verdigi gucu hisseder. Ama haksiz olan hem sucun agirligini ceker, hem de af bekler.
YanıtlaSil"Seni affediyorum" derken egosu ister istemez sisiyor insanin. "Hakkimi helal ettim" demekte bir mutevazilik var; affedileni hem rahatlatan hem de onu onure eden daha yumusak bir seyler var.
Ingilizce'ye cevirmeye calisiyorum -zor, ya da mumkun degil.
Aynen, dediğiniz gibi. Söylemesi başka, sonrasında bıraktığı o tat başka.
SilBabaannem çok yaşlıydı, bense yirmi yaşlarımın sonlarındayım. Ben istanbul'da yaşıyorum o sapanca'da. Yani sık sık görüşemiyoruz. Bir gidişimde hakkını helal etmesini istedim, çok emeği vardı üzerimizde.
YanıtlaSilÖyle bir kızdı ki sormayın; "Ne yani öleceğim de ondan mı helallik istiyorsun?" diye.
O gün bu gündür birinden helallik isterken çekiniyorum. Özellikle yaşlılardan.:)
Babaanneniz alınganlık etmiş galiba. :)
SilYada naz etmiştir.
Ama kendinizi suçlu hissedip helallik peşine düşünce, o ölüm mevzusu insanın aklına gelmiyor. Yani benim gelmiyor. :)
o zaman sezen aksu' dan helal ettim hakkımı şarkısını armağan edelim :) güzel şarkıdır..
YanıtlaSilben helallik istedim, suçsuz olduğum halde istedim. karşılıklı yaşananların hatırına. bi gün helal etti bi gün vazgeçti, ben de salladım.
Teşekkürler şarkı için.
SilBöyle de garip kişilikler var işte. Böylesi önemli bir hususu oyuncak edebiliyorlar ne yazık ki. Siz yapmışsınız yapacağınızı. :)