22 Aralık 2011

Suskunluğun Cazibesi

Ağzı olan elbet konuşur. Konuşmak, özel bir yetenek ya da kabiliyet gerektirmez. Konuşursun, ister dinlerler, ister dinlemezler. Bazen ne konuştuğunu anlamayanlar çıkar karşına. Yine de sen konuşursun. Konuşmak sıradan bir olaydır zira.

Oysa ki susmak başkadır.

Her kişinin harcı değildir. Yetenek ister susmak en başta. Konuşmak varken susmak çoğu zaman en büyük erdemdir.

Susarsın, öylece durup ne diyeceğini bekleyen insanlar olur karşında. Merak uyandırırsın.

Susarsın, karşındaki insanı tek kelime etmeden çılgına çevirmeyi başarırsın.

Susarsın, düşmanın hep tetikte bekler. Bilinmezlik kemirir içini.

Susarsın, pes ettirirsin karşındakini.

Susarsın, en büyük sırdaş olursun beş para etmez bu dünyada.

Susmanın ötesinde bir şey yoktur. Konuştuğun an yıktığın duvarlar, suskunluğunla yıktığına eşdeğer olur.

Kadınlar çok konuşur derler. Öyle bilinir. Halbuki susmanın cazibesi en çok onlara yakışır. Çok konuştukları için değil. Gerektiğinde susmayı bildikleri ve an geldiğinde tek kelime ile vurmayı iyi bildikleri için yakışır Onlara susmak.

5 yorum:

  1. keşke sonradan pişman olmamak için susmayı becerebilsek. bazen insan kendini bogmaktansa konuşmayı tercih ediyor ama sonuç hüsran. insan konuşmadan önce 3 kez düşünmeli.

    YanıtlaSil
  2. Evet düşünmek lazım.
    Sadece konuşmanın değil, susmanın da zamanı ve yeri var. Ki etkisi yıksın geçsin. (:

    YanıtlaSil
  3. evet susmak güzel herkes konuşuyor yerli yersiz...
    Zira Herkeste olmaması gereken bir şey :)

    YanıtlaSil
  4. Evet. O cazibe herkese yakışmaz zaten. (:

    YanıtlaSil