Kişileri, nesneleri farketmek için belki ikinci bakış kafi gelir. Birinci de görmedin de ikincide gördün, farkettin mesela. Ama duygularda bekler farkedilmeyi. Onlar için gözler bazen işe yaramaz. Tam bakarkör olursun kimine göre. Oysa sen bakmadığın için değil, görmediğin için değil, belki de görmeyi istemediğin için farketmiyorsun.
O sebeple bir insanı görmezden gelip, farketmemek, etmemiş gibi görünmek, duyguları farketmemekten zordur. Kişiler yahut eşyalar, onlar somuttur. Ordadır. Sen farketmemişsin çok mu? İnkar etsende orda vardır yani. Duygular ise öyle değildir. Çünkü o duyguyu sadece senin görmen önemlidir o kişi için. Senin farketmen önem taşır. Büyük bir istekle, hevesle görülmeyi bekler. Farkedilmeyi. Belki anlaşılmayı.
Sen farketmedikçe gözüne sokulmaya çalışılabilir bazıları tarafından. Ki onlar farkedilmemeyi bence hakederler. Ama kimisi için farkettirebilmeye çalışmak bile zordur. Öyle içinde tutar tutar, ya kurutur ya çürütür. Ya da gömer kendi ile mezara.
Bazen sen farkedersin, hiç ummadığından. Kendinden utanırsın. Yakıştıramazsın. Ya da ne fesatım dersin. Soramazsın bile. Öyle ya kendinde uydurmuş olabilirsin. Ne kadar ayıp...
Farketmedim, farketmedin, farketmediler...
Farkettiremedim, farkettiremedin, farkettiremediler...
Sonunda hep sen olursun farkedemeyen. Farkettiremeyenin suçu olmaz hiç...
Yalan mı ?
Farket Birşeyleri ! Tanrı boşuna gönderdi mi sanıyorsun yoksa, Bu aptal dünyaya Sen'i .. (:
YanıtlaSilTamam edeceğim... ):
YanıtlaSil(:
Güzel söz. Özetlemiş.