90lı yılların sonları. Ekranlarda Çılgın Bediş rüzgarı
esiyor. Bizde izliyoruz. Bir bölümde aynen şu diyaloglar geçiyor,
Bediş'le arkadaşı arasında. Arkadaşı diyor ki: nefret ediyorum
şu çanak antenleri balkonlara koyanlardan.
Aradan yıllar yıllar geçmiş. Dizi unutulmuş. Ama bu repliği ben
unutmamışım. Artık nasıl bir tesir ettiyse bana.
Ta o zamanların sorunuymuş, şu çanaklar. Hala çaresine
bakılamamış.
Şu resme bakar mısınız? Ne kadar çirkin görünüyor.
Şimdi devlet bu kirliliğe çare bulmak için çalışıyormuş.
Mesela yeni yapılan binalarda artık merkezi olacakmış bu uydu
işi. Eskiler içinse bir yol arayışı içindelermiş. Henüz
bulanamamış ama 2014 hedeflerinde bu sorundan kurtulmak varmış.
Yani 2013 sorunu çözme, 2014 bitirme zamanı. E göreceğiz
bakalım.
Bir şeyi de anlamam. Bu çanak antenler, niye doğrudan çatıya
konmaz da balkona yahut cam kenarına monte edilir ki? Millet görsün
diye mi? Bak bak çanak almış desinler diye mi? Ama artık olmayan
kimse yok ki? Al tak çatına. Ama tabi taa 90lardan kalma alışkanlık tabi. Kurtulmak uzun sürer.
Bence bu resimdeki gibi olanlar bir çaresine kendileri baksın.
Yakında resmi gazetede çıkar kanun. Çok geç olur. Her şeyi
devletten beklememek lazım.
Haber detay: Ntv
merkezi sisteme geçmek çok zor iş değil aslında. her dairenin çanak takması daha zor yahu .
YanıtlaSilO kadar teknik meselesini bilmem de, haklısınız. Bir zaman sonra takacak yer kalmaz. :)
SilFena görüntü oluyor ama bizim insanımız işte :) o koymuş bende koyarım olduğu için
YanıtlaSilEvet, o yapmış bende yapayım, zihniyeti çok ciddende. yani biri kaldırsa diğerleri de kaldırır. :)
Silçatıya çıkmak zor tabi.. Biz her şeyin kolayına kaçmayı severiz. Bir de dışarıda olan hiç bir görüntü göz zevkimizi bozmaz.
YanıtlaSilYeni moda olan dar fransız balkonlarında, o minicik yerlere şişe, meyve poşetleri, hatta süt koyanlar var. Dışarısı soğuk ya, doğal buzdolabı. Bir de kendisi görmüyor. Komşu düşünsün ):
Evin içinde bir yere de değil, dışarıya. Ne insanlar varmış. Başkası yapıyor olsa laf söylemesini iyi bilirler.
SilEvet, bana dokunmayan yılan bin yaşasın misali. :)