İşbu
yazı U.H. yapımın gözlem ve görüşleri dikkati alınarak
yazılmıştır. Hiçbir süretle delil olarak kullanılamaz.
Kullanırsan da keyfin bilir. :D
Esasen bu cümle en sonda olur da, aksiyon artsın diye başa yazdım. Yoksam dilekçe yazmayı biliyoruz. Hıhh..
Neyse..
Sırrı çözülen mevzu, yorum mevzusu sevgili blogdaşlar. Bir blogdaş olarak başka neyin sırrını çözebilirim ki ben.
Sırrı çözülen mevzu, yorum mevzusu sevgili blogdaşlar. Bir blogdaş olarak başka neyin sırrını çözebilirim ki ben.
Şimdi
herkes genel manada yorumlar mevzusunda sıkıntılı. Kimimiz yoruma
cevap alamamaktan, kimimiz yorum gelmemesinden, gelse de az
gelmesinden muzdarip kişileriz.
E
tabi bu durumu kendine dert edinmeyenler de vardır da, onlar şöyle
kenarda dursun. Lafa karışmasınlar iki dakika. (şaka şaka, yorum atın sizde)
Bu durumu kendimde blog harici çok yaşarım. Sorun esas olarak şu: hep karşıdan beklemek.
Yorum
bekliyorsun ama yorum yazmıyorsun ki anacığım kimseye. Nasıl
olacak o iş peki? Hep rabbana rabbana olur mu? (doğru mu yazdım
ki o kelimeyi, bilemedim.)
Azıcık da sen dolaş, iki kelam et
blogdaşlarının bloglarına. Bak o zaman nasıl geliyorlar da yorum
yazıyorlar sana.
Bu
böyle arkadaş. Kabul etmek lazım. Yorum yazarsan, gelir sanada
yorum yazarlar.
Dikkat
ettiysen de şayet, yorumcuların senin yorum bıraktığın
blogdaşlar. Değil mi? Ha, istisnalar olmuyor mu, oluyor tabi. Ama
ben geneli söylüyorum.
Bir
de şu yoruma cevap vermeme konusu var. Bu şekilde de yorumların
azalıyor. Bilmiş ol yani. O yorumu orada sap gibi bırakırsan, sen
de blogunla yorumsuz sap gibi kalırsın. O kadar basit yani.
Hoş,
bu durumda, bazı blogdaşlar kendilerini benimsetmişler. Onu da
farkettim. Onlar ayrı. Gerçi ben onlara da kıl oluyorum. Bu nasıl
tarz kardeşim, Allah Allah.. Sanki gazetede köşe yazarı mübarek.
Yoruma iki kelam etse, karizması gidecek sankim.
Evet..
herşey anlaşıldı herhalde. Neymiş, hep karşıdan
beklemeyecekmişiz. Biraz da biz adım atacakmışız. Hani,
filmlerde de olur ya, kız da sever, erkek de sever ama ikisi de
susar. Birbirlerinden beklerler hep. Bizde ekran başında söylesen
yaa.. diye triplere gireriz ya. İşte aynı durum. Herkes
birbirinden bekliyor yorumu. Ama kimse kimseye yorum atmıyor. Herkes
derdinden muzdarip oturuyor köşesinde.
Bu
konuda taktir ettiğim bir iki blogdaşım da var. Yorumcularını
asla yorumsuz bırakmıyorlar. Bununda meyvesini bol yorumlu ve
okunulmuş yazılarıyla fazlasıyla alıyorlar. Benim izlediğim
bloglar içinde her konusunda bolca yorum gördüğüm ve her blogda
yorumunu gördüğüm blogdaşlar bunlar.
Saygılar, sevgiler hepsine.
Ayrıca bir yanlış anlaşılma da olmasın. Ben genel gözlemimden bahsediyorum. Yoksa o kadar güzel yazılar okuyoruz ki, yorumsuz asla kalmıyorlar. Bunu da belirtmek isterim.
Saygılar, sevgiler hepsine.
Ayrıca bir yanlış anlaşılma da olmasın. Ben genel gözlemimden bahsediyorum. Yoksa o kadar güzel yazılar okuyoruz ki, yorumsuz asla kalmıyorlar. Bunu da belirtmek isterim.
Artık anlaşılmayan bir nokta kalmamıştır herhalde.
Kendimde dahil olmak üzere bu konuda yapılacak tek çözüm bu.
İşin özeti de, sırrı da bu.
Ver bana, vereyim sana değil, geleyim sana gel bana, olacak o iş. Öyle oluyor yani. Gerçek bu, bana göre.
Sevgiler, hürmetler efenim... Saygılar...
Hep bana rabbena diye biliyorum ben ama yanlış olabilir :)
YanıtlaSildediğin çok doğru gel bana geleyim sana hesabı
yaz blogdaşlara yazsınlar sana dimi ama :)
Olabilir. Okuyunca tanıdık geldi yazdığın. :)
SilDeğil mi ama... haksız değilim ben. :)
haklısın :)
SilTeşekkürler. :) Eksik olma.
SilBlog yazan herkes yorum almak ister. Ama dediginiz gibi bazi seyler karsilikli olmali.
YanıtlaSilTabiki. Yorumlarla insanın yazma isteği artıyor. Ben buna inanıyorum. Bu konuda yazılanlarda bunu gösteriyor zaten.
SilŞimdi her yazdığımız konu çokca yorum alacak diye bir şey yok. Yazı çok iyidir, ilgi çekmiştir. Yorumu artar. Ama o yorumcuların çoğu, senin yorum yazdığın diğer blogdaşlar. Bunu görmezden gelmemek gerek diye düşünüyorum.
:)
Ne için yazıyoruz ki zaten. Yoksa kendi kendimize günlük tutardık:)
YanıtlaSilAma blog yazmanın özünde paylaşmak, fikir almak, fikir vermek var.
Kendi adıma yorum yazmak/yorum almak/yorum cevaplamak çok önemli. Ancak kendimi de her konuda yorum yazayım mutlaka diye şartlandırmıyorum ve kimseden de böyle bir karşılık beklemiyorum.
Yani örnek vermek gerekirse çok da ilgi alanıma girmeyen bir konu için yorum yazayım diye kendimi kasmıyorum:) Şimdi mesela ben çok kitap okuyan, dizi izleyen biri değilim. Bu konuda gelen yazılara yorum pek yazamıyorum. Ya da şiiir paylaşanlara yorumsuz kalıyorum.
Not: Bu ara blog dünyası derin bir uykuda. Post sayıları azaldı, "tık" lar azaldı, yorumlar azaldı. Ah bu havalar, bizi hep bu güzel havalar mahvetti:))
Çok güzel dediniz. Kasmamak lazım en başta. Haklısınız. Ama işte o da bir ince çizgi, ayrıntı. Bende düşüyorum bazen o düşünceye. Kendimi kötü hissettiğim anlar bile oluyor. Ama dediğiniz gibi, ilgi alanım olmuyor yazdıkları. Kalıyor öyle.
SilVe o yazanda daha da gelmiyor. Buna da dikkat ettim. Tabi herkesi kastetmiyorum. Ben gözlemlerimi söylüyorum.
Ama yine söylüyorum, işin özü genelde böyle gidiyor. İnsan bu gidiş gelişlerle kaynaşıyor. Tarzlar yakın oldu mu birde, kanka bile oluyorsun. :)
Millet şimdiden tatile çıktı galiba.. Bende farkettim. Çok yazı yok. Eskiden akşamdan sabaha listede çok yazı olurdu. Şimdi ilk sayfayı bile doldurmuyor yazılanlar.
:) :)
ne güzel sölemişsin bak.
YanıtlaSilyorum konusunda özenliyim.
bak örneğin, biçok arkadaşımız, az yazar bloguna ve yazdıkları zaman mutlaka bloguma gelip yorum yaparlar, demek isterler ki, bak yazdım gel. ben de hemen giderim.
hergün mutlaka yazıyorum ya, bi de bloglara üye olmuyorum, ancak, bloguma gelen yorumları yanıtlıyorum, yazmak ve yorum yanıtlamak yani. bir de son bir iki yazıma gelenlere gidebiliyorum. arada da blog turuna çıkıyorum, haftada bir iki. bi şekilde herkesi okumaya çalışıyorum. bloguma gelip yorum yapnlar dışında blog keşfetmeye zamanım olmuyor. ama.
en önemlisi yazmak bence.
sona da yorum yanıtlamak.
blog okumak ise 3. sırada.
:)
Evet, en güzel üçlü bence de. :)
SilBiliyorum, farkındayım bu yazdıklarını yaptığının. taktir ettiğim blogdaşlardansın. :)
Bence çok önemli değil ya yorum sonuçta sen karşındakinin derdini çözmek iin yazıyosun birşeyi karşılık beklemeden eğer onun işini görebildiysen ne mutlu sana(yani bana) dimi...Hee yorum alıyosan demek ki değer görüyosun oluyo ama ben birinin işini göreyim o kişi mutlu olsun bana yeter...
YanıtlaSilwww.hamzadernek.net
Öyle tabi ama hep dediğim gibi, yorum candır bana göre. Yazana can verir. Daha da yazsın diye.
SilDediğiniz gibi, değerli olduğunu hissettiriyor işte, daha ne olsun. :)
Ben de katılıyorum sana, sanki karşılıklı olursa daha içten oluyormuş gibime geliyor benimde. Yani blogu, yorumları insan daha bir keyifle okuyor.
YanıtlaSilAncak benim bloguma hiç öyleleri uğramıyor gibi. Yorum gelse misal bende karşılık veririm. Neden böyle oluyor acaba diyip içime bir sıkıntı düşmüşken senin yazınla karşılaştım. Sanırsam biraz daha beklemem gerekecek, yorumlar için. Ne diyelim sabreden derviş muradına ermiş diyerek konuyu kapatsak mı ne? :))
Evet, karşılıklı olunca ortam samimi oluyor. :)
SilBeklemek lazım galiba cidden de, hmen olmuyor bu işler. :)