10 Nisan 2012

Takipçinin Takipçisi Olmak

Sosyal ağlar. Pek de sosyal olmayan yaşamlar. Ama bunu pek ala yalan çıkaranlarda yok değil. Mesela facebookta bir buluşma ayarlayan biri. Ya da twitterda yeni çıkan filmi görüp giden insan. Böyleleri yok değil.
Benim meselem, sosyal medyada sosyal olup olmamak değil.

Facebook ve twitter arasındaki fark. Belki önceden farkedildi de benim haberim yok. Neysee...


Facede biri seni, sen birini arkadaş olarak kabul ettiğinde otomatik olarak birbirinizin bilgi ve son durum güncellemelerine ulaşabiliyorsun.

Yani sayı eşit olarak artıyor.

Tivitır ise öyle değil. Üstelik orda arkadaşın yok. Takipçin var. Ve olay takip etmekle bitmiyor. Yani senin her takip ettiğin, seni takip etmiyor. Yok böyle bir zorunluluğu çünkü. Sen onu görüyorsun da, o seni görmüyor. Görmek istemiyor da olabilir.

İşte bu noktada bazıları şunu düşünüyor. Beni takip etmeyeni ben niye takip edeyim. Hadi be oradan, etmiyorum işte seni takip, ne halin varsa gör, tarzı bir şey diyerekten, herşey karşılıklı diye düşünerekten seni takip listesinden hopp.. siliyor.

Bu tarz uygulama aslında facede sayfalarda geçerli. Beğenilen sayfa seni görmüyor. Sen onu görüyorsun.

Seçme kısmı sınırlı. Sen, seni takip edeni, takip etme yahut beğenmeme lüksüne sahip iken, kendini kimlerin takip edeceği, beğeneceği hususunda söz sahibi olamıyorsun.

Face bu sebeple olaya arkadaşlık demiş olmalı. Çünkü arkadaşlık olayı sen izin verirsen gerçekleşiyor.

Belkide ünlülerin Twitter seçme nedeni bu. İsteyen onu takip etsin. Ama kimmiş, ne yapmış, ne etmiş bilmek zorunda değil. Kabul etme, etmeme derdine düşmüyor. Herşey tek taraflı, tıpkı normal seyrinde olduğu gibi. Hayranın seni takip ediyor. Senin takipçilerin çoğalıyor o kadar.

11 yorum:

  1. Ünlülerin tercih etme sebebinde haklı olabilirsin.Face devri kapanıyor yalnız artık twitterda ise hala eksik uygulamalar var mesala seni takibe almış biri sonradan takibi bıraktıysa bunu belirlemek zor oluyor.:)

    YanıtlaSil
  2. Twitter'ı bir ihtiyaç olarak görmeye başladım ben.
    Çünkü dünyada ne olup bitmiş birinci ağızdan ve daha o saniye öğrenebilme şansına sahip oluyorsun.
    Facebook hiç bana göre değil...

    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  3. Twitter'da takip ettiğimden beri hakkındaki fikirlerimin tamamen değiştiği ünlüler oldu. mesela fazıl Say'ı beğenirdim. Şimdi çok sevimsiz geliyor. Nazlı Ilıcak'tan hiç hoşlanmazdım. O kadar da sevimsiz değilmiş. Anlık yazılan bir şey olduğu için insanlar pek düşünmeden, programlamadan yazıyorlar.
    fakat kendini filozof zanneden ve sürekli akıl verir gibi yazanlardan nefret ediyorum.

    YanıtlaSil
  4. Huyumkurusun; o facede de belli olmuyor. Ama cidden bilmek lazım. (:
    Zeugma; evet, aslında sosyal olma derken, bunuda kastetmiştim. O bakımdan iyi işe yarıyor cidden. Tabi yalan değilse. :)
    Selma; haklısın. Yanlış hatırlamıyorsam, tivitler baya bir incelenmişti araştırma için. Yada öyle bişey. Tam hatırımda değil. Ama birde kısıtlı ya, yazılanlar da kısıtlı oluyor.
    Twitter kimi haber için, kimide fıyakalı laf salatalığı yapmak için kullanıyor.
    Ama face ile farkı çok bence.

    YanıtlaSil
  5. facede de bir pogram var seni arkadasliktan cikaran kisiyi profilini donduran kisiyi veya arkadaslik istegini geri ceviren kisyi aninda sana belirten bir pogram var

    twittere gelince seni eskiden takip eden ve takip etmekten vazgecen kisiyi anlaman icin twitterdede bir site mevcut.

    YanıtlaSil
  6. Tıpkı msn gibi olmuş yani. O geldi aklıma şimdi. Düşününce sanki geçmiş zamanmış gibi. Artık yok gibi. (:

    YanıtlaSil
  7. twitter için hiç böyle düşünmemiştim haklısın düşüncelerinde.

    YanıtlaSil
  8. Benimde aklıma düşününce geldi. Farkları var diyordumda iyice derin düşününce başka farkları, benzerlikleri görülüyor.

    YanıtlaSil
  9. Yanıtlar
    1. Ben sevmeye başlıyorum galiba.
      Bir başına gibisin. Saçmala, dök içini rahatla. :)

      Sil
    2. twitter.com/ferhatbayramm

      takipte kalın mucx

      Sil